tanımanın iptali davası

TANIMA VE TANIMANIN İPTALİ DAVASI

Genel olarak

Türk Medeni Kanunu’nda; ana ile çocuk arasında soy bağının doğumla ve baba ile çocuk arasında ise bu bağın; ana ile evlilik, tanıma ve hakim hükmüyle kurulacağına yer verildiğini belirtmiştik. Bu makalemizde, çocuk ile baba arasındaki soy bağını kuran tanıma ve tanımanın iptali davası incelenecektir.

Tanıma nedir?

Tanıma, bir babanın, çocuğun kendisinden olduğunu çeşitli resmi işlemlerle bildirmesidir.

Çocuğun tanınabilmesi için, başka bir erkekle soy bağının bulunmaması gerekir.

Başka bir erkekle soy bağı bulunan çocuğun tanınması mümkün değildir. Tanıma için öncelikle bu bağın geçersiz kılınması gerekecektir. Bu bağın geçersiz kılınma yollarından biri de soy bağının reddi davasıdır

Baba tanıma işlemini hangi şekillerde yapabilir?

Baba, çocuğu tanıdığını şu şekillerde belirtebilir:

  1. Nüfus memuruna yazılı başvuru
  2. Mahkemeye yazılı başvuru
  3. Resmî senetle yapacağı beyan (Noter ve konsolosluk evrakları resmi senettir.)
  4. Vasiyetnamesiyle yapacağı beyan

Küçük veya kısıtlı bir baba, tanıma beyanında bulunabilir mi?

Tanıma beyanında bulunacak baba, küçük veya kısıtlı olabilir. Bu durumda bu kişilerin de tanıma yapması mümkündür. Ancak; bu durumda, veli veya vasisinin de rızası gereklidir.

Tanımanın iptali davası hangi nedenlerle açılabilir?

Tanıma beyanında bulunan kişinin, tanımanın iptali için dava açması mümkündür. Tanıyan, bu davayı ana ve çocuğa karşı açar. İptal sebepleri ise şu şekildedir:

  • Yanılma: Tanıma beyanında bulunan kişi, bir yanılgı sonucu bu beyanda bulunduğunu ispat ederek tanımanın iptalini isteyebilir.
  • Aldatma: Tanıyan kişi, aldatma sonucunda tanıma beyanında bulunduğunu ispat ederek tanımanın iptalini isteyebilir.
  • Korkutma: Korkutmanın etkisi altında tanıma beyanında bulunduğunu ispat eden kişinin de tanımanın iptalini istemesi mümkündür.

Tanıyan dışında kimler tanımanın iptali davası açabilir? Davacı neyi ispatlamalıdır?

Yanılma, aldatma ve korkutma nedenleriyle; tanıma beyanında bulunan kişinin, tanımanın iptali davasını açabileceğini belirttik. Tanıma beyanında bulunan kişi dışında, şu kişilerin de tanımanın iptali davası açması mümkündür:

1. Ana veya çocuk:

Şayet tanımanın iptali davası ana veya çocuk tarafından açılmışsa; ispat yükü önce tanıyana aittir. Tanıyan, gebe kalma döneminde anayla cinsel ilişkide bulunduğuna dair inandırıcı kanıtlar göstermelidir. Tanımanın iptali davası açan ana veya çocuk da bu kanıtlardan sonra, tanıyanın baba olmadığını ispat etmekle yükümlüdür.

2. Diğer kişiler

  • Çocuğun ölümü hâlinde altsoyu,
  • Cumhuriyet savcısı,
  • Hazine
  • Diğer ilgililer: Bu kişiler, tanımanın iptali davasını açmakta hukuki yararı olan kişilerdir. Örneğin çocuğun babası olduğu iddiasındaki kişi de dava açabilecektir.

Bu kişiler davayı tanıyan kişiye açmalıdır. Ancak; tanıyan ölmüşse davanın, mirasçılara karşı açılması gerekir.

Davayı açan kişi, tanıyanın baba olmadığını ispat etmekle yükümlüdür.

Tanımanın iptali davası hangi sürede açılmalıdır?

Tanıyan: İptal sebebini öğrendiği veya korkunun etkisinin ortadan kalktığı tarihten başlayarak 1 yıl ve her hâlde tanımadan itibaren 5 yıl içinde dava açması gerekir. Bu süreler geçtikten sonra dava açma hakkı düşer.

Çocuk: Ergin olduğu tarihten başlayarak 1 yıl içinde dava açması gerekir.

İlgililer: Tanımayı ve tanıyanın çocuğun babası olamayacağını öğrendikleri tarihten başlayarak 1 yıl ve her hâlde tanımadan itibaren 5 yıl içinde dava açmaları gerekir.

Dava açma süresi geçmişse ne olur?

Yukarıda belirttiğimiz süreler geçtiği hâlde; gecikmeyi haklı kılan sebepler olabilir. Bu durumda, sebebin ortadan kalkmasından başlayarak 1 ay içinde tanımanın iptali davasının açılması gerekir.

Sonuç,

TÜZEL& GÜLŞEN HUKUK BÜROSU, aile hukuku ile bu bağlamda tanıma ve tanımanın iptali davası konusunda hukuki hizmet vermektedir. Aile Hukuku çalışma alanımız hakkında detaylı bilgiye ulaşmak için tıklayınız

AVUKAT DERYA TÜZEL

Paylaş

Subscribe
Notify of
guest
0 Comments
Inline Feedbacks
View all comments
error: İçerik korumalıdır